Sağlık Bakanlığı, kalp krizi nedeniyle gerçekleşen ölümlerin oranının son yıllarda ciddi bir şekilde arttığını ve 2024 yılı itibarıyla bu oranın Türkiye’de toplam ölümlerin yüzde 9,8’ini oluşturduğunu açıkladı. Bu veriler, kalp ve damar hastalıklarının halk sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerini bir kez daha gözler önüne serdi. Bakanlık, kalp krizi kaynaklı ölümlerin, sağlık hizmetlerine erken erişim ve yaşam tarzı değişikliklerinin önemini vurgulamak amacıyla dikkatle incelendiğini belirtti.
Sağlık Bakanlığı’nın açıklamasına göre, kalp krizi nedeniyle gerçekleşen ölümlerin büyük bir kısmı, erken teşhis ve müdahale yapılamayan hastalarda görülüyor. Bakanlık yetkilileri, kalp krizi riski taşıyan bireylerin düzenli sağlık kontrolleri yaptırmalarını ve sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemelerini öneriyor. Ayrıca, aşırı kilo, hareketsizlik, sigara kullanımı, sağlıksız beslenme ve stres gibi faktörlerin kalp krizi riskini artırdığına dikkat çekildi.
Bakanlık, kalp ve damar hastalıklarının önlenmesi amacıyla bir dizi yeni sağlık programı ve kampanya başlatmaya hazırlanıyor. Erken teşhis ve tedavi yöntemlerinin yaygınlaştırılması, kardiyovasküler hastalıkların önlenmesinde önemli bir rol oynayacak. Ayrıca, sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz gibi yaşam tarzı değişikliklerinin kalp sağlığını koruma açısından kritik olduğu vurgulandı.
Verilen rapora göre, kalp krizi nedeniyle hayatını kaybedenlerin büyük bir kısmı, hastalık belirtilerini fark etmeyip geç müdahale edilen bireylerden oluşuyor. Uzmanlar, erken müdahale ve uygun tedavi ile kalp krizi sonucu ölüm oranlarının azaltılabileceğini belirtiyor. Bu nedenle, sağlık otoriteleri, halkı bilinçlendirici çalışmalara ve eğitimlere yönlendirmek için çeşitli programlar düzenlemeye devam ediyor.